"Huzuru, sükunu dağ başlarında, çilede, ney veya kavalın sesinde arayana şaşarım. huzur kavalın kendisidir, öyle dört delikli, dinleyicisi kudretten sürmeli ve her dem hazır. Yani nihayet derim ki insan, ney falan değil, bizatihi kavalın kendisidir, kendisini dinleteceği en muhterem varlık koyundur. Burada tüm dünya birleşip koyuna ağlasa, yaptığının karşılığı değildir. Buna sebep koyun eti yenmemelidir."
....
"...Bir mahalle dolusu insan bir midir, anamı babamı gördü bildi ise, onlar bu bilmede nerededir? Ayrı olmak memleketimizde çok zordur. Ölümle bile ayrılmazsın, adamı ahrette arar bulur, mezarda perşembe geceleri ziyaret ederler. Günahını bile ayıramazsın. Ben bunlarla denilen yerlere gittim, o işleri de ettim ama benim fikrim şöyle içime çeke çeke günah işlemek, sonra bununla alacağım şekle bakmaktı," diyemezsin. Asil günahın adi hırsızlığa, aşkın şehvet ilişkisine dönüşür."
SULE GURBUZ
Rüya İmiş, Coşkuyla Ölmek (İletişim Yay., 2012)
"Akıl ideale varmayınca hicve varıyor, diye geçirdi aklından. Böyle bir sözü bu kadar yersiz de olsa kullanabilmekten büyük bir sevinç duyduysa da bu, az sonra pişmanlığa dönüştü. "Keşke belli etmeseydim, altını çizecekleri bir cümleyi mahvettim. Belki, odasına assam bile haklı çıkardım. 'Akıl hiçbir yere varmayınca duvara yazı olur.'"
.....
"Bana renk bile sormayın - bir beyazdan ya da sarıdan ne anladığınızı bilmeden size yanıt veremem."
SULE GURBUZ
Kambur, (İletisim Y., 1992)
*Sule Gürbüz, Coskuyla Sevmek